20 Ocak 2018 Cumartesi

Bütün Ülkelerin İşçileri ve Emekçileri AFRİN’de Birleşin!



onurlu halkın bu yiğit evlatları asla pes etmeyecektir




Bütün Ülkelerin İşçileri ve Emekçileri AFRİN’de Birleşin!




Yusuf Köse

Emperyalist ve gerici saldırganlıkta burjuvazi sınır tanımıyor. Afrin halkı, en pervasız, en alçakça ve en ahlaksız bir saldırganlık ile karşı karşıyadır. Bu, bir halkın iradesine karşı savaş açmanın yanında, salt ulusal kimliğinden dolayı yok edilmek istenmesinin saldırganlığıdır. Dünya işçi sınıfı ve emekçileri bu saldırganlığın şiddetle karşısında yer alarak AFRİN halkıyla aktif dayanışma içinde olmalıdır.

AFRİN (ROJAVA’da olduğu gibi), bulunduğu coğrafyada barış ve huzur içinde en demokratik  yönetim biçimiyle kendi iradesi altında yaşayan tek halktır. Bütün emperyalistler ve gerici devletler halkın özgürce kendi kaderini belirlemesinin karşısında durdukları için, Türk egemen sınıflarının saldırıları karşısında sessiz kalmışlar ve bir çoğu ise açıktan destek vermiştir. 
 
Bölgeyi kana bulayan emperyalist haydutların çıkarlarına kurban edilmek istenen AFRİN, işçi sınıfı ve ezilen dünya halkları tarafından korunmalı, sahip çıkılmalı ve bu alçakça saldırı karşısında durmalı ve mücadele etmelidir.

Başta, Türk işçi ve emekçileri, Türk devletinin bu cani ve ahlaksız saldırısına karşı çıkmalı ve bu saldırıların karşısında durarak, AFRİN halkıyla aktif dayanışma içinde olmalıdır.

Savaş ve ırkçılıktan beslenen yeni emperyalist Türk burjuvazisinin temsilcisi AKP iktidarı, Afrin’e saldırmakla kendi suçlarının üstünü örtemeyeceği gibi, Afrin halkını da yenemeyecektir. 
 
Türk devleti savaş suçlusu bir devlettir. İşçi sınıf ve emekçiler bunun hesabını sormalıdır. Bu hesap, Afrin halkının yanında aktif olarak yer almaktan geçer. Nerede olursak olalım, Afrin’e yönelik saldırganlık, işgal ve savaşın karşısında durmalı, Türk sermaye devletinin geri püskürtülmesini sağlamalıyız. 
 

Dünyanın Bütün Kürtleri Birleşin!

Türk faşist devletinin alçakça ve canice saldırılarına karşı, dünyanın bütün Kürtleri birleşin. Sorgusuz ve sualsiz birleşin. Dünyanın en barışçıl  Kürt bölgesini, barışın simgesi zeytin diyarını, salt Kürtler yaşadığı için yakıp-yıkıp harabeye çevirmek isteyen cani bir devlete karşı birleşin ve kendi topraklarınızı koruyun.

Bugüne kadar Suriye’nin tek harabeye çevrilemeyen yeri ARFİN’di. Bunu barışçı ve demokrat Kürt halkı başarmıştı. Çünkü onların savaşa değil; dili, dini, cinsiyeti ve milliyeti ne olursa olsun barış ve huzur içinde birlikte yaşamaya gereksinimleri vardı.

Başta Türk devleti ve diğerleri olmak üzere İŞİD’i defalarca AFRİN üzerine gönderdiler. Ne var ki, PYD önderliğindeki YPG/YPJ’nin usta askeri taktikleri ve halkın topyekün desteği ile püskürtüldü ve o bölgenin halkı barış içinde yaşayabildi. Ve AFRİN’den hiç bir yere saldırı olmadığı gibi -büyük bir bölümü Türk devletinin sınırlarıyla çevrili olmasına karşın-, Türk devletine yönelik bir saldırı ya da tehdit de olmamıştır.

Türk devletinin İŞİD vb. gibi cani çeteleri vasıtasıyla defalarca taciz ve askeri saldırı yapılmasına karşın, AFRİN halkı, her zaman barış elini Türk devletine uzatmıştır. Ancak, Kürtlerin barış ve huzur içinde yaşamalarını dahi bir “tehdit” unsuru olarak algılayan ırkçı faşist bir devlet, bundan rahatsızlık duymaya devam etmiştir. 
 
Türk sermaye devleti, Kürtlerin özgürce yaşamalarını, özgürce kendi kaderlerini tayin etmelerini, Ortadoğu’nun yıkıcı-saldırgan egemen devleti olma isteklerinin önünde en büyük engel olarak görmektedir. Bu nedenle de içte ve dışta esas hedef olarak demokratik Kürt ulusal hareketini "öncelikli tehdit" katagorisi içine almıştır.

Türk devletinin AFRİN saldırısından yanlızca Türk devleti değil, başta ABD ve Rus emperyalistleri olmak üzere, Türk devletine her türlü desteği veren Avrupalı emperyalistlerde bir o kadar sorumlu ve suçludurlar. 
 
Alman burjuvazisi, İŞİD’e karşı savaşan YPG'e ait flama ve amblemlerinin yürüyüş ve mitinglerde taşınmasını yasaklaması, Türk ordusuna ait tankların tamirini acilen üstlenmesi, bu savaşın bir parçası olduğunu göstermiştir.

Ancak, Alman işçi sınıfı ve emekçileri, Alman burjuvazisinin bu kirli anlaşmalarının karşısında yer almakta gecikmeyecektir.

Türk devleti derhal işgale ve AFRİN’e yönelik her türlü saldırıya son vermeli, bütün emperyalistler bölgeden kanlı ellerini çekmelidir. 20.01.2018





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder