28 Eylül 2025 Pazar

Tarihin En Alçak Emperyalist Burjuvazisi İle Karşı Karşıyayız

 



Tarihin En Alçak Emperyalist Burjuvazisi İle Karşı Karşıyayız


Yusuf Köse


Sömürü sisteminin kaçınılmaz ilkesidir. Alçaklık ve aşağılanma! Ancak, günümüz uluslararsı emperyalist burjuvazisi, kapitalist tarihin en alçak burjuvazisi olarak tarihe geçecektir.


Emperyalist burjuvazi açısından alçaklığın ve aşağılanmanın sınırı yoktur. Onun sınırını ölçen sermayenin birikimim ve merkezileşmesinin oranıdır. Bugün emperyalist sermayenin birikimi ve merkezileşmesi, emperyalist sistemin tarihsel sınırına gelip dayandığını göstermektedir. Bu tarihsel moment, onu daha yıkıcı ve vahşi yapmaktadır.


Filistin ve Gazze, emperyalist burjuvazinin artık bütünüyle kendi kontrolünüde yitirdiğini, sermaye ve hegomanya uğruna, ortklaşa katliam ve soykırım yapabildiğinin göstergesi olmuştur.


İstisnasız bütün emperyalistler, Filistinlilerin yok edilmesi için, İsrail’e destek vermişler ve vermeye devam ediyorlar. Özellikle baş soykırımcı ABD, AB, İngiltere emperyalistleri, İsrail’in en yakın silah ve finans destekcileridir. Filistin halkının yok edilmesinde, soykırıma uğratılmasında, Filistin halkının acısı karşısında kelimelerin yetersiz kaldığı pervasızlığı, vahşeti ve emperyalist burjuva soykırım seviciliğini, insanlık tarih bu kadar açıktan görmemişti. Emperyalist burjuva basını ise, soykırımı haklı çıkaran ve üstünü örten yayınlarına hala devam etmektedir.


Nazi Almanya’sının Yahudilere uyguladığı soykırım, bu denli aleni ve bütün dünyanın gözü önünde yapılmamıştı. Kısmen gizlemeye çalışıyorlardı. Ancak, bütün emperyalistlerin İsrail siyonistlerine yaptırdıkları Filistin soykırımı, her saniye, her saat ve her gün televizyonlardan ve en gelişmiş göresel yayınlardan bütün dünya halklarına adeta huşu içinde izletilmeye devam edildi.


Dünya halklarının 2 yıldır soykırıma karşı verdikleri mücadeleye rağmen, burjuvazi, emperyalist paylaşım uğruna, Filistin soykırımı üzernden dünya halklarına gözdağı vermeye devam ettiler. Adeta „direnenlerin sonu Filistinlilerin sonu gibi olur“ dercesine. Vahşette, yıkıcılıkta, silahsız sivil halkın katledilmesinde sınır tanımayan, emperyalist sermayenin medeniyetinin geldiği noktada burasıdır. Soykırıma karşı çıkıp da, kapitalist sistem savunucuları ise iki yüzlüdür. Bu kapitalizmin eseridir. Kapitalist sistemin katliam ve yıkıcılıktan, alçaklık ve aşğılnmaktan başka insanlığa vereceği bir şeyi kalmamıştır.


Filistin soykırımı, salt Filistin halkının sorunu değil, bütün dünya işçi sınıfının ve halkların sorunudur. Emperyalist burjuvazinin, bundan sonra, işçi sınıfı ve bütün halklara, aleni olarak, neler yapabileceğini göstermektedir. Ve gelinen süreçte, emperyalist sermayenin vahşileşmesinde, yıkıcılığı ve tahribatında sınır tanımadığı daha net olarak açığa çıkmıştır. İnsanlığın bugüne kadar yarattığı tüm olumlu ve ilerici değerlerin yok edilmesi aşamasındayız. Burası, emperyalist sermayenin sınırıdır. Daha ilerisi yoktur. Teknolojinin en üst düzeyde gelişmesi, burjuvaziyi daha insani kılmıyor, tersine, daha da alçaklaştırıp barbarlaştırarak, en asgari insani değerlerden de uzaklaştırıyor. Bu, en yıkıcı emperyalist barbarlıktır. 



Ancak, dünya halkları Filistin için ayaktadır. İsrail faşist devletine en büyük desteği verenlerden ve hummalı bir şekilde emperyalist savaşa hazırlanan emperyalist Alman devletinin ve basınının tüm manipülasyonlarına rağmen, Alman halkının %83‘ü Filiistin halkının yanında olduğunu göstermiştir. Bunu büyük kitlesel gösterilerle göstermektedir. Yine bütün dünya halkları, emperyalist manüpülasyonuna rağmen, Filiistin halkı için sokaklardadır. Bazı emperyalist ülkelerin göstermelik Filistin devletini „tanımaları“, soykırımcı desteklerinin üsütünü örtmek içindir.


Dünya halkları, Filistin halkı ile büyük dayanışma içindedir. Bu dayanışma, halkların, emperyalist sistemin vahşi medeniyetine karşı, savaşsız, sömürüsüz ve ayrımsız bir dünya istemeni inşa etmenin büyük tarhi adımlarıdır. Bu dayanışmanın daha da güçlendirilmesi, emperyalist vahşete ve yıkıcılığa karşı halkların ve doğanın geleceğinin kurtaracaktır. Halkların dayanışması emperyalist yıkıcılığa karşı büyük bir umuttur. Bu umut ve geleceği kurtarma isteği, emperyalist barbarlığa karşı, kaçınılmaz olarak gelişmeye devam edecektir. Dünya işçi sınıfı ve halkaların geleceği sosyalizmdir. Bugün, sosyalizm şiarını daha gür ve kararlı bir şekilde haykırma ve mücadeleyi yükseltme zamanıdır. 28.09.2025



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder