KAPİTALİZMİ YIKIP
GELECEĞİMİZİ
KAZANMALIYIZ
Yusuf Köse
Yüzyıllardır insanlığın yaşamını gaspetmiş olan kapitalizm,
ne barışı ne de refahı getirebildi.
Makinalaşma arttıkça üretim arttı, üretim artıkça, çalışanlar daha fazla yoksullaştı, mülksüzleştirilenler daha fazla işsiz kalmaya başladı. Kapitalizm, kan deryası içinde doğdu ve kendi süreti gibi bir dünya yarattı.
Makinalaşma arttıkça üretim arttı, üretim artıkça, çalışanlar daha fazla yoksullaştı, mülksüzleştirilenler daha fazla işsiz kalmaya başladı. Kapitalizm, kan deryası içinde doğdu ve kendi süreti gibi bir dünya yarattı.
İnsanlık, feodal toplumdan daha ileri bir topluma,
kapitalizme geçmek zorundaydı. Kapitalizm zaman ilerledikçe devrimciliğini
yitirip bütünüyle gericileşti. Emperyalizmin ortaya çıkışıyla bilikte kapitalizmden geriye ilericilik adına bir şey
kalmadı ve her geçen gün gericilik üretmeye başladı. Çünkü üretici güçler
kapitalist üretim ilişkilerinden daha ileri bir duruma gelmişti.
İnsan, daha fazla bilgiye sahip oldukça, burjuvazinin
elinde toplanan bilgi, insana öldürücü silah olarak geri döndü. Üretim bollaştıkça,
bölüşüm daha eşitleneceğine, insan daha iyi yaşayacağına, tersine, eşitsizlikler
arttı, yoksullaşma genişledikçe genişledi.
Savaşı ortaya çıkaran tüm nedenleri ortadan kaldırabilecek
üretim ve bilgiye sahip olan insan, tersine savaşlardan başını kaldıramaz oldu.
Bir savaş sona ererken bir başka savaşı başlattı.
İnsanlık, en geri dönemlerinde ortaklaşa üretmeyi,
ortaklaşa tüketmeyi ve ortaklaşa yaşamayı başarmışken, bugün uzayın
derinliklerini keşfedecek kapasiteye sahip duruma gelmiş insanlık, kendini
karanlıkların içine kilitleyen burjuva sınıfın karşısında eli kolu bağlı gibi
oturuyor.
Bütün bu olumsuzlukları insanlığın sınıflara bölünmüş
olmasından ayrı ele almak oldukça safça olur.
Bütün kötlüklerin kökeninde özel mülkiyetçi üretim ilişkileri,
yani kapitalizm vardır ve bütün kötülüklerin sahibi ise burjuvazidir.
Kapitalist toplum yıkılmadıkça, insanın insan gibi yaşamasının da koşullarıda
yaratılamayacaktır. İnsanın insan gibi yaşaması demek; sınıfsız, sınırsız ve
sömürüsüz bir dünyanın yaratılması demektir. Bu ise, kendiliğinden olmayacak,
başta işçi sınıfı olmak üzere tüm ezilenlerin kapitalizme baş kaldırısı ve
sosyalizmi gerçekleştirmeleriyle mümkün olabilecektir.
İnsanın kendini sömürmesi, kendini savaşlarla
öldürmesinin, kendi kendini sınıflara bölmesinin ve üretim bolluğu içinde
kendini açlığa mahkum etmesinin sonu, sosyalizmle gerçekleşecek ve komünist
toplumla birlikte gerçek kurtuluşunu garantileyecektir.
Sosyalizmde; ne emperyalist ne de ulusal savaşlar ne de
milliyetçilik ve dinsel ayrımcılıklar ne de cinsiyet ayrımcılığı ve neden sınıfların
bir birini ezmesi ve sömürüsü olacaktır. Sosyalimzde açlık ve işsizlikte
olmayacaktır ve insanın gelecek korkusu olmayıp, günün geleceğini kazanmış
olarak yaşayacaktır. Kısa süreliğine de olsa, Sovyet ve Çin Devrim'leriye insanlık tarihi buna tanıklık etmiştir.
Dünya, yeni bir
emperyalist savaşa tehlikesiyle karşı karşıyadır. Emperyalistler dünyayı,
silahlı yeniden paylaşıma doğru dümen kırmışa benziyor. Ekonomik ve siyasal
gelişmeler bunu gösteriyor. ABD ve AB emperyalistleri bir yanda, Rusya-Çin
eksenli emperyalistler ise diğer yanda.
Gelinen aşamada, bölgesel ve “vekalet” savaşları, emperyalistler
arası dalaşmaya cevap veremez duruma gelmiştir. Kapitalizm kendini yendien
üretimde oldukça zorlanıyor ve yeni krizlerle sık sık karşı karşıya kalıyor.
Bir kriz bitmeden bir başkası kapıya dayanıyor. Sermayenin kar oranındaki düşme
eğilimi yeni pazarları ve egemenlik alanlarını dayatıyor. Bu da, yeni bir
paylaşım savaşını zorluyor.
Kapitalizmin kendini yeniden üretmesi önündeki
engellerden bir de işçi sınıfı ve emekçilerin mücadelesidir. Burjuvazi, hemen
hemen çoğu ülkelerde işçi sınıfı ve emekçilerin mücadelesiyle karşı karşıya
kalıyor. İşsizliğin artması, gelir dağılımındaki eşitsizliğin her geçen gün
büyümesi ve yoksulluk çemberinin daha geniş kitleleri içine alması, kapitalist
sistemin kendini yeniden üretmesini de zorluyor. Buna karşın, burjuvazi,
Batı’da ırkçılığı ve yabancı düşmanlığını, işçi sınıfının mücadelesine
karşı bir panzehir olarak geliştiriyor
ve destekliyor.
Ayrıca, doğanın geriye dönüşümsüz katliamı, insanın her
yönüyle tahribatı ve katliamı ile paralel sürdürülüyor. Burjuvazinin sermaye
birikimi hırsı, bu tahribatların geriye dönüşümü olmadığınıda gösteriyor. Çünkü
kapitalizm; insan gereksinimlerine göre bir üretim ve bölüşüm sistemi olmayıp,
bir avuç burjuvazinin çıkarı uğruna milyonlarca emekçinin sömürülmesi, ezilmesi
ve her türlü eşitsizlik ve adaletsizliğin adıdır.
Sadece, Batı Afrika ülkelerinde binlerce insanı öldürerek
bütün hızıyla yayılan Ebola virüsünün önlenmeyen
yükselişi, emperyalist sermayenin çıkarlarıyla örtüşmesindendir. Ve bu,
emperyalist sermayenin insanlığı bile bile katletmesinden başka bir şey
değildir.
Ortadoğu’da ırkçı-faşist-siyonist bir İsrail yaratan
burjuvazi, aynı şekilde İŞİD gibi kontra gerici şeriatçı beslemeleri de
yaratarak, bölgede egemenlik savaşlarını hem birbirlerine karşı hem de ezilen
halklara karşı yürütmektedir. Petrol
kuyuları üzerine otutturulmuş şeriatçı petrol kralcıklarını ayaktat tutan
emperyalist burjuvazi; Türkiye ve Kürdistan halklarının tepesine de Erdoğan
gibi ırkçı-faşist-şeriatçı bir diktatör bozuntusunu dikerek, “batı medeniyeti”nin
ve onun “ileri demokrasi”sinin ne
olduğunu bir kere daha göstermiştir.
Bütün bu kısa değinimlerin gösterdiği, kapitalist sistemin
her yönüyle çürmüş olduğudur. Kendisi çürüdüğü gibi insanlığı ve üzerinde
varolduğu doğayı da öldürmektedir. Buna daha uzun bir süre sessiz kalmak,
inasanın kendi kendini yok etmesidir. Kapitalizm yıkılmadıkça, burjuva
düzenleri yeryüzünden silinmedikçe, çürüme maalesef devam edecektir.
Bugün insanlığın önünde iki yol vardır: Ya burjuvazinin
insanı ve doğayı tahrip eden kapitalist sistemi içinde çürümeye razı olacak ya
da insanlığın kurtuluşa giden büyük adımı olan sosyalizmi kuracaktır. Başakaca
bir seçeneği de yoktur.
İşçi sınıf ve emekçilerin sınıf mücadelesini, sosyalizm şiarıyla, dünyanın her yerinde yükselttiği yeni bir yıl olması umudu ve dileğiyle...
29.12.2014
***